Hareketi bağımsız yapamayan, hareketi fikir üretip planlayamayan, dengede kalmakta zorlanan; ellerini aktif ve amaçlı kullanmakta, ince motor becerilerinde güçlük yaşayan; hareket korkusu nedeniyle bağımsız hareket edemeyen çocuklar ve bireylerde SAS Metodu, beyindeki iletişimi artırmayı ve daha uyumlu çalışan bir beyni hedefler.

Bu sayede; denge ve koordinasyon artar, fikir üreterek hareketi planlama becerisi gelişir, motor planlama kapasitesi güçlenir, ellerini aktif kullanarak ince motor becerileri desteklenir.
Aynı zamanda SAS Metodu, dikkat süreçlerini, anlama ve algıyı da desteklediğinde, çocuklar fikirlerini daha iyi üretir, hareketlerini daha iyi planlar ve adım atmayı, bisiklete binmeyi, emeklemeyi, kalem tutmayı daha rahat gerçekleştirir.
Duyusal süreçlerin desteklenmesiyle, hareket korkusu azalan çocuklar desteksiz adım atmayı ve zıplamayı deneyimleyebilir; beden algısı ve dengesi geliştiğinde daha iyi dengede kalabilir.
Yani SAS Metodu, yalnızca motor becerileri desteklemekle kalmaz; dikkati, duyusal süreçleri, anlama ve algıyı da destekleyerek sürece çok yönlü katkı sağlar. Bu nedenle yüzlerce çocukta, bu alanlar aynı anda desteklendiğinde belirgin ve olumlu gelişmeler elde edilmektedir.